TARIK

TARIK

Masada oturuyoruz. Onur, Murat, Ayşe, ben ve Tarık. Yer yokmuş gibi yanıma oturuyor Tarık. Yanıyorum. İçimde bir fırtına. Bacaklarım titriyor. Onları üst üste koyamıyorum. Elimi ayağımı masanın ne tarafında durmalı diye şaşırıyorum. 

Murat, Onur’la sohbette. Tarık Ayşe’ye bir şeyler söylüyor. Duyamıyorum. Çorba kaşığı elimden kayıveriyor. O sarsıcı çınlayan sesi benden başka kimse duymuyor.

Ayşe oradan kahkaha atıyor.

Dört eski arkadaş toplanacaktık bugün. Tarık hesapta yoktu. Gözleri gözlerimin içinde kaybolmuştu sanki. Beni kendine aşık edip sonra da tek bir bahaneyle terk eden Tarık yanımda şimdi. Ayşe’ye kolunu atmış, benden de gözlerini alamıyor. Kalbimin kanamasını daha da hızlandırıyor.

Ayşe oradan kahkaha atıyor.

Tarık’la dalmış koyu bir sohbete. Hiçbir şeyi görmüyor. Nefes alamıyorum. Oradan uzaklaşıp lavabonun başına geçiyorum. Her şey etrafımda dönüyor. Henüz içmemişim. Kendime tokat atıyorum, suyu yüzüme çarpıyorum. Olmuyor.

Rimellerim içime akıyor. Karanlık basıyor. Yüzüm alev alev. 

Ayşe oradan kahkaha atıyor.

Sesi, içimde parçalara ayrılıyor. Yeni kırmızı elbisemin tadına dahi varamıyorum. Parlayan pabuçlarım bir anda soluveriyor. Yansımıyor halıda. Sadece ayaklarım birbirine karışıyor. Özendiğim bu gecede ayağımı sıkan ayakkabılarımın verdiği o sancıyı bile hissedemiyorum.

Yanınıza geliyorum. Tarık’ın gözüne gözümü değdirmeden çatal bıçakla kavga etmeye. Dokunmasın bana. Tutmayalım çatalı aynı anda. Değmesin eli yüreğime.

Ayşe oradan kahkaha atıyor.

Sessiz çığlığımı kimse duymuyor. Derin sulara atılmış bir taş gibi çöküyorum diplere.

Ne tarafa döneceğimi, ne söyleyeceğimi bilemiyorum. 

Ayşe oradan kahkaha atıyor.

 

TARIK

HABERDAR OLUN

Etkinliklerimizden ve yeniliklerden haberdar olmak için e-posta adresinizi kaydedin